Kürtçe’nin Direniş Kaleleri: Neşrîyatlar

Türkiye’de, Kürtçe’nin Kurmanci lehçesinde günlük, haftalık ve aylık olmak üzere Azadiya Welat gazetesi, Felsefevan, Çirusk, Ronahî, Mizgîn, Keskesor, Heftreng, Nûpelda, Kelha Amed,  Peyam ve Zend  yayımlanıyor.

Kürtçe-Türkçe olmak üzere Basnûçe ve Diyarbakır Haber gazeteleri ile Tîroj, Roza  ve  Dûrbîn dergileri çıkıyor.

Kürtçe’nin Zazaki lehçesiyle de NewePel gazetesi, Şewçila ve Vate dergileri başlıca yayınlar arasında.

Zarema dergisi ise, Kurmanci lehçesinin yanında Zazaki ve Sorani lehçeleriyle de yayın yapıyor.

Rûdaw

Rûdaw’a konuşan Dûrbîn dergisi Genel Yayın Yönetmeni Yazar Bilal Yalçınkaya, Türkiye çapında çıkan Kürtçe dergilerin hemen hemen hepsinin kültürel olduğunu, bu nedenle siyaseti de içine alan aktüel bir dergi fikrini tartıştıklarını ifade ederek, şöyle dedi:

Okurlar Kürtçe’ye aç

“İlk önce kamuoyunun nabzını ölçmek için bir tanıtım sayısıyla başladık. Kürtçe’ye ciddi anlamda aç bir kesimin olduğunu farkettik ve bundan cesaret alarak dergimizin ilk sayısını Mayıs 2015’te çıkardık.”

Maddi sorunlardan dolayı Kürtçe yayın yapan dergi ve gazetelerin yeterince hizmet veremediğini söyleyen  Yalçınkaya, “Özellikle Kürtçe olarak yapacağınız böyle bir işte maddi kazanç gayeniz olmamalı, aksine siz kendinizden vermelisiniz” ifadelerini kullandı.

Yalçınkaya, derginin ismi hakkında da şu bilgileri aktardı:

“Dergimizin ismini “Dûrbîn” koymamızın nedeni,  Kürtçe’den Türkçe’ye geçen binlerce kelimeden biri olmasından.  Dûrbîn, ‘Dûr (uzak)’, “bîn (yakın eden, gören) terkibinden oluşuyor. Aynı zamanda haber diline ve formatına  da uygun bir isim. Yani ‘Dûrbîn’, uzağı okuyucu için yakınlaştıran amacı taşıyor.”

Varlık ve yokluk meselesi

Nûbihar dergisi Genel Yayın Yönetmeni Süleyman Çevik,  Kürt meselesinde duyarlı olan Kürtler arasında 1992’den beridir yayımlanan “Nûbihar”a ilgi gösterildiğini söyledi.

Süleyman Çevik, Kürtçe yayıncılığa başlarken niyetlerinin, yıllarca ihmal edilen ve yasaklanan  dillerine sahip çıkmak ve onu halka da yaymak olduğunu belirterek, konuşmasına şu şekilde devam etti:

“Bize sonuna kadar gönlü açanların yanısıra, bütün bütün kapılarını kapatanlar da oldu. Kürtçe yayınlar çok zor şartlarda çıkıyorlar. Mesela biz işin mutfağında, yakın zamana kadar 2 kişi idik, şimdi 3 olduk. Aynı zamanda bu kişiler her yıl bir çok kitabı da yayına hazırlıyor.”

“Nûbihar”,  Kürt filozofu ve İslam alimi olan Ahmed-i Hani’nin (Ehmedê Xanî) medreselerde okutulan bir kitabının adı. Aynı zamanda “ yeni bahar” ve “zamanından önce çıkan turfanda” anlamlarına da geliyor.

Dilde bir ‘yeni yaprak’

Nûpelda dergisi Yazarı Ahmet Demir ise, Kürtler’in kendilerinden olan her şeye ilgi duyduğunu, fakat yıllardır uygulanan asimilasyon politikasının, Kürt halkını pek çok kültürel zenginliğinden uzaklaştırdığını söyledi.

Ahmet Demir, “Nûpelda ilk faaliyete geçtiğinde, böyle bir nefese muhtaç gönüllerde memnuniyetler meydana getirdiği ve alkışlarla karşılandığı çok rahat anlaşılır” ifadesinde bulundu.

“Nûpelda”nın, “Mütevazı”, “taze”,  ve “yeni yaprak veren fidan” gibi manaları içerdiğinin altını çizen Yazar Ahmet Demir, şunları ekledi:

“Özellikle lise ve üniversite gençliği Kürtçe neşriyata sahip çıkmakta, her alanda destek olmakta ve katkıda bulunmaktadırlar. Öte yandan, Kürtçe basınının istenen seviyede rağbet gördüğünün ileri sürülmesi de çok iddialı olur.”

Emrah Akbulak – Rûdaw

Lîsteya Hin Kovarên Kurdî

Keda Wendekaranê Kirmanckî: Kovara Laserî

Kovara Kanîzar DERKET – PDF

Kovara XWENAS a 6 an DERKET

KOVARA DENG – 40 salan de 100 hejmar

Kovara Folklora Kurdan a 5an DERKET

Hûn dikarin van nivîsan jî bixwînin.

Nûbihar’dan iki Ciltli Tarihi Kitap

Gerekçe ve Hükümleriyle Şark İstiklal Mahkemesi Kararları (Kutulu, Cild: 1-2) Yazar: Mahmut Akyürekli: Şark İstiklal …

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir